Araştırma ve geliştirme faaliyetlerine yönelik harcamaların artırılması ve teknoloji yoğun üretimin desteklenmesi amacıyla, dünyadaki uygulamalara paralel olarak ülkemizde de çeşitli destek mekanizmaları oluşturulmuştur.

Yazar: Cem ARSLAN-Devlet Gelir Uzmanı

Ar-Ge desteklerinin, hibelerden sonraki en önemli bölümü vergisel teşvikler olarak karşımıza çıkmaktadır. Ar-Ge harcamalarını destekleyen 5746 sayılı Ar-Ge Kanunu ve Ar-Ge sonucu ortaya çıkan ürünün satışını ve satış kazancını destekleyen 4691 sayılı Teknokent Kanunu temel düzenlemeler olarak ihdas edilmiştir.

Bunların dışında, Kurumlar Vergisi Kanununda yer alan Ar-Ge indirimi ve 2015 yılında yürürlüğe giren patent ve faydalı model istisnası, Ar-Ge sonucu oluşan ürünlere yönelik yatırım teşvik sistemi ile araştırma altyapılarına sağlanan destekler de Ar-Ge teşvikleri kapsamında geliştirilen modellerdir.

Ar-Ge faaliyetiyle uğraşan işletmelere sağlanan desteklerin doğru hesaplanabilmesi, muhasebeleştirilmesi ve vergilendirilmesi için işletmelerin vergi mevzuatını, uygulamalarını ve özellikli durumları yakından takip etmeleri gerekmektedir.

Ancak, genel olarak Ar-Ge mevzuatının, tebliğ ve yönetmeliklerinin yeterince açık olmadığı hususu, sektör tarafından uzun süredir eleştiri konusu yapılmaktadır. Ar-Ge teşviklerinin özelikle muhasebe ve vergilendirilmesi konusunda sıkıntı yaşanan birçok durum tespit edilmiş ve bu alanlarda ciddi bir kaynak eksikliği göze çarpmıştır.

Bu noktadan hareketle hazırlanan kitap, Ar-Ge ve teknokent faaliyetleriyle ilgili teşvik düzenlemelerinin muhasebe ve vergilendirme yönlerinin açıklamasını, muhasebe işlemlerinin temel mantığının belirtilmesini ve Ar-Ge’ye yönelik diğer teşviklerin değerlendirilmesini içermektedir.

Birçok Ar-Ge ve teknokent işletmesinde, vergi uygulamalarına hakim olunamaması nedeniyle KDV, kurumlar ve damga vergileri gibi konularda yanlış işlemler yapılabilmekte ve bu yanlışlıklar nedeniyle cezai yaptırımlarla karşılaşılmaktadır. Bu bağlamda kitap, güncel bir uygulama rehberi olma noktasındadır.

Ayrıca kitap, tümüyle örnek olaylara dayandırılması sayesinde vergi konusunda bilgi sahibi muhasebeci ve mali müşavirler dışında; işletmelerin sahipleri, yöneticiler ve çalışanlar tarafından rahatlıkla okunabilecek pratik bir başvuru kitabı özelliğini taşımaktadır.